Türkçede derin bir kültürel ve manevi anlam taşıyan “irfan”, yalnızca bilgi değil; aynı zamanda bilgelik, içsel kavrayış ve hakikati anlama gücüyle ilişkilendirilir.
İrfan ne demek?
İrfan, bilginin ötesinde, içsel sezgiyle birleşen anlayış; ilimle beraber hikmetin de barındığı derin kavrayış anlamına gelir. Halk arasında “gönül bilgeliği” ya da “yaşayarak öğrenilmiş bilgelik” şeklinde de tanımlanır.
Türü: İsim
Kökeni: Arapça ʿirfān (bilme, anlama, derin kavrayış) sözcüğünden Türkçeye geçmiştir.
İrfan kelimesinin cümle içinde kullanımına dair örnekler
Gerçek irfan, yalnızca kitaplarda değil; yaşamın içinde bulunur.
Onun sözlerinde büyük bir irfan gizliydi.
İrfan sahibi insanlar topluma ışık tutar.
Yaşlı bilgenin irfanı, gençlere yol gösterdi.
İrfan, sadece öğrenmek değil; anlamak ve hissetmektir.
Onun irfanı, herkesi derin bir saygıya yöneltti.
İrfan yoluyla insan, hem kendini hem evreni tanır.
İrfanlı bir insan, sözleriyle değil hâlleriyle öğretir.
İrfan, bilgeliğin kalpte karşılık bulmuş hâlidir.
Anadolu kültüründe irfan, tasavvufla özdeşleşmiştir.
Gerçek irfan, tevazu ile birlikte gelir.
İrfan meclislerinde sadece bilgi değil, hikmet de paylaşılır.
Onun irfanı, yılların tecrübesinden süzülmüş gibiydi.
İrfan, akıl ile kalbin birleştiği noktada doğar.
Halk ozanlarının türkülerinde irfan yansır.
İrfan sahibi bir öğretmen, öğrencilerine sadece ders değil hayat öğretir.
İrfan, öğrenmek kadar unutmamayı da bilmektir.
Onun derin irfanı, çevresinde hayranlık uyandırdı.
İrfan, yalnızca sözde değil, yaşam tarzında da görünür.
Büyük düşünürlerin eserlerinde irfanın izleri vardır.
İrfan, insanın hakikati sezme gücüdür.
O, irfanını paylaşarak başkalarına yol açtı.
İrfanlı bir bakış, en karmaşık meseleyi bile aydınlatabilir.
İrfan, sadece öğrenimle değil, sabırla ve tecrübeyle gelişir.
Kalpten gelen irfan, insanı hakikate yaklaştırır.
sponsorlu bağlantılar